Kozmetik Deposu Yangınıyla ilgili çarpıcı iddialar



Yangında hayatını kaybeden 2 çocuk babası Tugay Bürücüler’ün ailesi evlatlarını ihmalin öldürdüğünü öne sürdü.



Tugay Bürücüler’in annesi Fatma Bürücüler’in iddiası ise şöyle



” Depo sorumlusu olarak girdi ve oğlum benim -1'de çalışıyor. Yerin altında çalıştığı yer, iş yeri. Orada bir hırsızlık olmuş. Hırsızlık olunca işyeri Y.Kyangın merdivenini kaldırıyor, oraya uygunsuz şekilde bir asansör yapılıyor. Asansörle inip çıkılıyor -1'e. Ve benim oğlum bundan öncesi de diyor ki abi biz bu merdivenlerde mal taşıyoruz, tırla, öyle böyle değil yani. 1 koli alıp inmiyor. Tır indiriyor, tır çıkarıyor ve çok yoruluyoruz. Diyor ki abi buraya bir asansör lazım bunları taşıması için. Çünkü koca bir tır. O da bir zaman atlatıyor, atlatıyor. En son oğlum diyor ki ona, abi bunu yaptır artık, biz de canız, ben eve gidip çocuklarımla oynayamıyorum. Bebeği 6 aylık kızı 4 yaşında. Buna kızaraktan kalkıyor bu Y. K buraya bir asansör yaptırıyor. Ve devletin haberi yok. Dışarıya yapılmış bir asansör. Onunla inip biniyorlar. Diğer yerleri kapatıyor. Çelik kapı iki tane. Ve kapıyı kilitliyor içeride depoda çalışırken, anahtar yukarıda satış reyonunda. Çocuklarda değil. İçten dışarıya doğru kapıyı açamıyorlar. Mutlaka dışarıdan açılıp içeri girecekler. O şekilde ve kapı kilitli. Bu esnada iade mallar var. Hani o malları geri vermesi gerekiyor YK bunları geri vermiyor, depoda bunları biriktiriyor. Bunlar zaten yangına hazır bir madde. Patlak için de daha çabuk patlıyorlar, yangın çıkartıyorlar. Orada bir patlama oluyor. O esnada arkadaşı, yanındaki olan arkadaşı çıkıyor yukarıya yangını tüpünü almaya. Aşağı inerken asansör çöküyor. O yok. Bir havalandırma, kaçacak hiçbir delik yok. Bir gaz maskesi yok, bir yangın tüpü yok. Yangın tüpü yukarıda, satış reyonunda. Küçük bir tüp, o yukarıda. Ve benim oğlum kapıya vuruyor, bizi çekin yukarıya diye. Melisa diye bir arkadaşı bağırıyor ona, Tugay, o da ona diyor ki, soyadını bilmiyorum kızın, ismini duydum, diyor ki Tugay iyi misiniz, bizi yukarı çekin çığlık atıyor O esnada çok büyük bir patlama oluyor. Benim oğlum çıkan o çirkin gazdan, o pis kokudan boğularak ölüyor. Y.K, iki gün sonra... Benim oğlum Cumartesi günü ölüyor ve Pazar günü ben oğlumu toprağa veriyorum. Ben bu acı ile yaşıyorum şu an. Topraktayken o dükkânını açıyor, satışa başlıyor. Adalet nerede, ben adalet istiyorum. Ben sadece sadece adalet istiyorum. Benim başkanım, benim reisi cumhurum o. Beni yöneten o. Ben ona sesimin duyurulmasını istiyorum ve ondan çok razıyım. Allah da ondan razı olsun. Ben bunu söylüyorum. Şimdi soruyorum ölen öldüğüyle mi kalacak? Yoksa ihmali bulunanlar yargı önünde hesap mı verecek?”



Anne Fatma Bürüdüler cevap beklediği soruları ise şöyle sıraladı;

Yangın merdiveni var mıydı?

İade mallar neden depoda bekletiliyordu?

Mal indirip yüklemeye yarayan asansör arızalı mıydı?

Bu kadar yanıcı ve patlayıcı ürünlerin olduğu yerde işyeri güvenliği tedbirleri alınmışıydı?

Personeller çıkabilecek olası yangına karşı personel yeterli eğitimi almış mıydı?

İş güvenliği uzmanları burayı kaç kez denetledi?

Hırsızlık olduğu iddiasıyla deponun kapısı çalışanların üzerine kilitlendi mi?

Her an patlamaya hazır olan kozmetik deposunda yeterli yangın söndürme tertibatı var mıydı?

Firma sahibi Savcılara yangınla ilgili verdiği ifade de neler söyledi?

  
Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner163