25 yılda bir verilen en büyük ödül bu yıl gönül adamlarına!

Ödül alanların arasında bende yerleri ayrı olan Ahmet Diker, Işık Teoman, Haluk Işık, Ünal Ersözlü, Yaşar Eyice ve Savaş Ünlü hocalarımın ödül aldıklarını duyunca gerçekten çok mutlu oldum.

Yıllardır tanıdığım ve değer verdiğim, yazı yazma konusunda gerçek anlamda kendilerinden faydalandığım bana yardımlarını hiç esirgemeyen, yalnız kalemleri değil, eserleri değil, kalpleri de çok güzel olan bu güzel insanlara verilen bu ödülden gerçekten çok mutlu oldum.

Neden mi mutlu oldum; Balkanlarla ilgili yazdığım yazılarda ve diğer konularda yazdığım yazılarda haberlerde bana her zaman destek olan ve yazı yazmama haber yapmama katkıları olan beni bu yolda destekleyen bu güzel insanlar destek olmaya devam ediyorlar. Yalnız bu değil tabi ki İzmir'e Karşıyaka'ya ve güzel ülkemize verdikleri katkı yadsınamayacak kadar fazla.

İsmini saydığım bu kişilerin yalnız Egenin incisi İzmir'de değil neredeyse Türkiye'nin her yerinde tanınan kişiler olduğunu düşünüyorum. Bir şekilde birçok kişiye dokunduklarını biliyorum.

Bu kişilerin bana göre hepsinin ortak özelliği kalemleri ve kalpleri çok temiz. Hepsi gönül adam, kaleminizde yüreğinizde tükenmesin sevgili dostlar….

İşte ödüle layık görülen dostların kısa öyküleri:

Ahmet Diker, Bu güne kadar yazdığı neredeyse bütün kitaplarını okudum gerçek anlamda Atatürk ve Kaf Sin Kaf sevdalısı. Yol arkadaşım, kaderi ve kederi paylaştığım ağabeyim, Karşıyaka Kültür ve Sanat Vakfı’nın (KARSAV) kurucusu ve değişmez başkanı, bir folklor uzmanı ve efeler kültürü uzmanı. Karşıyaka’nın vazgeçilmezi.

Işık Teoman, Uzun yıllar birlikte çalışma fırsatı bulduğum güzel insanlardan biri. Kent kültürü ve bilinci için büyük emekleri ve çalışmaları oldu. kent Kültürünü Konak Belediyesinde çıkardığı KNK (Konak Belediyesi) yayınını yıllarca yöneterek ve bilinmeyen kaldırımları belgeleyerek kent kültürüne büyük hizmetler yaptı.

Ünal Ersözlü,  Ünal abiyle de uzun yıllar beraber çalışma fırsatı yakalayan şanslı insanlardan birisi olduğumu düşünüyorum. Tam bir emekçi gazeteci, şair, yazar. İlk ve son çıkardığı birkaç kitabını okuma fırsatı buldum. Yanılmıyorsam son kitabını da okudum ve şiirden ziyade felsefi şeyler yazmaya başladığını gördüm yani şiirde yazsa felsefede yazsa okurken sıkılmıyor insan.

Haluk Işık, Ah Haluk abi bir şiir yazdı, yazdığı şiir çalan çalana, gerçi çok sayıda şiiri var ama bir tanesi yok mu şiiri okuyan altına hemen bir şairin adını yapıştırıyor. Yada bazıları da birkaç satır değiştirip kendi adını yazıyor. Bir tiyatro emektarı. Usta bir yazar. Kaliteli bir kültür eylemcisi. Şiirlerini zevkle okuyorum bu günlerde biraz rahatsız kısa zamanda toparlayacak.

Herkesin çaldığı o şiirde geçen şu sözleri yazayım;

Söz yetmez

Sen “9 Eylül” dersin iki kelime

ben değişen yazgı anlarım

özgürlük anlarım bağımsızlık

sen “İzmir” dersin iki hece

ben sevinçten ağlarım

Tarihin başı mı dönmüş

şimşek hızıyla geldiklerinde

şaşırmış mı toprak

ayakları yere basmayan atlar geçerken

önce deniz mi görmüş

kavruk yüzlü neferleri

Diye gidiyor şiir

Yaşar Eyice, Yıllardır bıkmadan usanmadan İzmir ve ülkenin sorunlarını kaleme alıyor ve duyulmasını sağladı ve sağlıyor. Hala kalemi elinden yazmaya devam eden usta bir gazeteci.